"- Önündeki belki de vehimdir, hiç düşündün mü?"
"- Arkandaki sessiz felaketleri düşünüyorum..."
I
Ayşe kadın sultan erkek fasulye
yoğ'gun işçi o'nu yemekte ister;
dikişini dişiyle diker, şakur şükür
patron kâğıt altına polis çıkartma.
Köpekte de var, burnu solur ol-ata dizelerini:
Duygulu yayılmış ar-damardan tenasül kokusu
üstüne sade asker heykeli eken, zarar konumu.
Şiddeti kesip zort'u ağza verip konuşturmadıkça
havada katlanmış kıpkızıl ağan dil ölüyken ürür;
omuz kafesimden dünyaya düşük fırlamış minyatür.
II
"Histamine" budur, hormonu iş'te
salgısı süren idamlık gözenekte
göründükçe hayal ürünü sayılan
hep GÖZDEN sahnesinde
'biz henüz doğmadık'
kipi OTURAK biçiminde
[....................................] kemiklerin Mazdak bekçisine
kefeni dolayıp sırmasız dolaşmak cesaretiyle
"Bir denizden uzaklara çıldırmanın sevinci"—
Çentilmişin taşağı 'sanatlı insan'!
[...............................................]Kıpırdıyorsan,
Yi Nûn Sin kuyusuna
[...............................] indirilmeden önce
hadi, sök-dur şu kapı daraltma eylemini
kan, salya, safra, dalak ve deyi niyetine:
Yüzüne tutulan posta pulu, ayna! zarf yüklü kör doku:
Yüzünden atılan zar, lök! dönerek kor gözlü yüz dolu:
Yüzüne tutulan boya yüklü, gök! gül yüzlü kanser doku:
Yüzünden atılan körük, organ! koparak büzük gözlü dolu:
Yüzüne tutulan soyka, mülk! kıble kitap yüzlü gömük doku:
Yüzünden atılan alın, yazı! yanarak don gözlü dölüt dolu:
Söyle, içimizden dışardığımızı uzayda karşılayan söz "ne"?
1987
(Ait'siz Kimlik Kitabı, sf. 51-2)
not: metindeki "[...]"ler kitap formatındaki tertibe mütekabiliyet sağlanması amacıyla konulmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder